Antikorların En İyi Etkinliğini Ölçmek İçin Kullanılan Yeni Yöntem: DNA Origami

DNA origami



Karolinska Institutet ve Norveç'teki Oslo Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, bağışıklık sistemindeki antikorlarla en güçlü bağı elde etmek için yoğun şekilde paketlenmiş antijenler arasındaki en doğru mesafeyi gösterebilmek için DNA origami yöntemini kullandı. Çalışma Nature Nanotechnology' de  (“ antikorlar antijenler ile nano bağlanma noktasında uzamsal toleransa hakim  ”) isiminde yayınlanmıştır. Bilim adamlarına göre, kanserde kullanılan aşılar ve immünoterapi'nin geliştirilmesi açısından bu yöntem önemli olabilir.

Tekrarlayan antijen kalıpları, belirli immün yanıtlar için önemli olsa da, antikor moleküllerinin uzamsal düzenlemeleriyle nasıl bağlandıkları ve etkileşime girme tiplerinin anlaşılması için önem arz ediyor. Bu nedenle, DNA origami ile beraber moleküler olarak kesin nano ölçekli antijen desenlerinin sergilendiği ve bir yüzey plazmon rezonans düzeneğinde hareketsiz hale getirildiği yeni bir yöntem hazırlandı. Aynı antijen bağlanma alanlarına sahip antikorları kullanarak, çalışılan tüm alt sınıfların ve izotiplerin iki ila üç kez bağlandıklarını, 3-17 nm arasındaki mesafelerde ayrılan iki antijene bağladıklarını belirlendiği gösterilmiştir.

Bu çalışmada araştırmacılar, bir antikorun her iki molekülü aynı anda bağlama yeteneğini önemli ölçüde etkilemeden antijenlerin birbirlerinden ne kadar yakın ve ne kadar uzakta paketlenebileceğini inceledi.

Çalışmaya liderlik eden Karolinska Institutet tıbbi biyokimya ve biyofizik bölümünde profesör olan Björn Högberg “İlk defa, farklı antikorların her iki kolunun da aynı anda en iyi şekilde bağlanmasına yol açan antijenler arasındaki mesafeleri doğru bir şekilde ölçebildik. Bu yaklaşık olarak 16 nanometrelik mesafelerin en güçlü bağı sağladığını gösterdik ”dedi.
Çalışma ayrıca bir enfeksiyonda yer alan ilk antikor olan immünoglobulin M'nin (IgM), düşünülenden çok daha büyük bir erişime sahip olduğunu, yani dememiz o ki, bu yapı aslında iki antijeni bağlama yeteneğine sahip. IgM ayrıca enfeksiyonun daha sonraki bir aşamasında üretilen IgG antikorlarından daha önemli bir erişim potansiyeli göstermektedir.
Bilim adamlarının kullandığı teknoloji, 2006'dan beri kullanımda olan ve DNA'ları kullanarak hassas nanoyapıların tasarlanmasına izin veren DNA origami adıyla bilinen nispeten yeni bir tekniğe dayanıyor. Son yıllarda bilim adamları bu tekniği biyolojik araştırmalarda kullanmaya başladılar. 
 DNA origami yapılarına antijenler koyarak, antijenler arasında kesin mesafelere sahip yüzeyler üretebilir ve ardından farklı antikor türlerinin bunlara nasıl bağlandığını gözlemleyebiliriz. Şuan, antikorların daha önce imkansız bir şekilde birkaç antijenle nasıl etkileşime girdiğini anlamak içinde kullanabilecek olduğumuzu belirtelim. Högberg, sonuçların immün tepkisini daha iyi anlamak için kullanılabileceğini ekledi. Örneğin kanseri tedavi ederken kullanılan immünoterapi için daha iyi antikorlar tasarlayabilmek bu yöntem ile oldukça mantıklı gelebilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder